Saz Semâîsi |
Reşat Aysu |
|
Ateş gibi bir nehr akıyordu ( PARILTI) |
Câvide Hayre Hanım |
|
Bak gecem gündüz oldu anlaşma sözsüz oldu |
Hasan Özçivi |
|
Başladın ağyâr ile ünsiyyete |
Abdülkadir Töre |
|
Ben müptelâ oldum sana |
Dede Efendi |
|
Bir damla su olup da gelip gönlüme aksan |
Akın Özkan |
|
Bir devlet için çerha temennâdan usandık |
Nâlîzâde Ali Dede |
|
Bir dilberi sevdim ki güzeller güzelidir |
Hekimbaşı Abdülaziz Efendi |
|
Bir endâmı bir salımı nâzenin bir bakışı var |
Necdet Varol |
|
Bir gölge gibi peşimde biri beni bırakmıyor |
Bilge Özgen |
|
Bir nev-civândır âşûb-i candır |
Zekâî Dede |
|
Bir zamanlar reng-i çeşmânında buldum cenneti |
Halûk Recâî |
|
Bu hasret bu hicran sönmez |
Seyfi Güldağı |
|
Coşuyorken gönlüm yoruldu mu ne |
Orhan Sevsar |
|
Cûş edip gözyaşı ister çağlamak |
Sedat Öztoprak |
|
Ey bülbülüm öt haydi şu cânânı uyandır |
İsmail Demirkıran |
|
Ey dilber-i nâzik edâ |
Sultan II.Mahmut (Adlî) |
|
Ey kadd-i bâlâ âlâdan âlâ |
Dellalzâde |
|
Ey nahl-i emel lûtf eyleyip gel |
Lâtif Ağa |
|
Feryâd ki feryâdımı gûş etmez ol sîmin-beden |
Zekâî Dede |
|
Gel güzelim gel bana buldukça imkânını |
Necip Mirkelâmoğlu |
|
Gelmez oldun sevdiğim hiç yanıma |
Hâfız Mehmet Efendi (Balıkçı) |
|
Gönlüm ey şûh-i gül-izâr |
Sultan II.Mahmut (Adlî) |
|
Gönlümü cezb eyleyen hep çeşm-i sehhârın senin |
Abdülkadir Töre |
|
Gönlümün sultanısın ferman senin efendim |
Sadettin Kaynak |
|
Gönül âdâb-ı bezm-i işreti fağfurdan görmüş |
Zekâî Dede |
|
Gönül senindir artık |
Meçhul |
|
Görse edemez dil seni ârâma tahammül |
Muallim İsmail Hakkı Bey |
|
Gözlerde o şehnâz bakışın bûsesi varmış |
Yılmaz Karakoyunlu |
|
Güller solarken geldin gül dalında kar vardı |
Ömür Gençel |
|
Kara bahtımdan uzaklarda yağan kar gibisin |
Akın Özkan |
|
Kimseyi dil-teng-i âzâr etme sultanlık budur |
Mehmet Efendi(Küçük-Müezzin) |
|
Küçüksu'da gördüm seni |
Tanbûri Mustafa Çavuş |
|
Kul oldum bir cefâkâre cihan bağında gül-femdir |
Zekâî Dede |
|
Mahvoldu bütün sevgilerim tatlı çağımda |
Suphi Ziyâ Özbekkan |
|
Mavi gözde al yanakta gül dudakta naz benim |
Yılmaz Karakoyunlu |
|
Mushaf demek hatâdır ol safha-i cemâle |
Dede Efendi |
|
Nâz etse n'ola cihâne ol gül |
Zekâî Dede |
|
Nâz ile hıram eylese titrer o semen-ten |
Tab'î Mustafa Efendi |
|
Ol şûh ile ünsiyyetim olsaydı benim de |
Muallim İsmail Hakkı Bey |
|
Rûhumda çiçekler gibi açmakta hayâlin |
Rüştü Eriç |
|
Şâhenşeh-i kişver-güşâ |
Muallim İsmail Hakkı Bey |
|
Şâyestedir ey mehlika |
Nikoğos Ağa |
|
Sen gül dalında gonca ben dağ yolunda yonca |
Zeki Arif Ataergin |
|
Sen yâsemen sen sünbül gül salın salın gezen leylâk |
Bilge Özgen |
|
Sevdim seni Mecnûn gibi inkâr ne lâzım |
Abdülkadir Töre |
|
Seyr eder gönül seni her gün bir vecd içinde |
Rüştü Eriç |
|
Şimdi ey şûh-i sitemkâr... |
Ali Bey (Enderûnî-Hanende) |
|
Tâ ezelden sıfat-ı aşk ile mevsûfuz biz |
Cinuçen Tanrıkorur |
|
Yar yüreğim yar gör ki neler var |
Nafiz Bey (Hacı) |
|