Nişâbûrek Makaminda Eserler (116 Eser)

Peşrev Fahri Kopuz
Peşrev Nuri Halil Poyraz
Peşrev Osman Bey
Saz Semâîsi Ferit Sıdal
Saz Semâîsi Küçük Osman Bey
Saz Semâîsi Münir Mazhar Kamsoy
Saz Semâîsi Necdet Varol
Longa Sedat Öztoprak
Açıldı bahçede güller Fehmi Tokay
Ah etmez idim sabra dili râm edebilsem Sâlih Ağa(Acem)
Artık ne vaadlerle sevindir ne de kandır Erdinç Çelikkol
Aşkı fısıldar sesin bülbül müsün âh nesin Neveser Kökdeş
Ayrılık yarı ölmekmiş Selâhattin Pınar
Bâde sunsam dîdeden kılmaz mısın bir nigâh Neveser Kökdeş
Bahar gibi gün gibi doğdun içime Necdet Varol
Bakmazsın âşık pendine Ahmet Ağa(Çilingirzâde)
Baktığım her yerde varsın dilde mihmanım mısın Yılmaz Karakoyunlu
Baktıkça güzel çehrene hayran olurum Yılmaz Karakoyunlu
Ben görmedim böyle güzel Nuri Halil Poyraz
Beni sev cennete sevginle girilsin yeniden Metin Everes
Bilmem ki ne yaptım sana ben Necmi Pişkin
Bin zeban söylersin ol çeşm-i sühan-perdâz ile Yusuf Ziyâ Paşa
Bir eski şarap lezzeti buldum dudağında Cinuçen Tanrıkorur
Bir görüşte can evimden bak vuruldum ben bugün Mediha Şen Sancakoğlu
Bir güzele bakıp gönlümü verdim Meçhul
Bir kerre yüzün görmeyi dünyâya değişmem Muallim İsmail Hakkı Bey
Bir söz dedi cânân ki kerâmet var içinde Münir Nûrettin Selçuk
Bir subh-ı bahârân idi hicranla bunaldım Hüseyin Sadettin Arel
Bir uzun yıl sanki günler sensiz akşam olmuyor Şerif İçli
Buldun hevâsın sür safâsın zevk-i baharın Karnik Garmiryan
Bulmak ne uzak neş'eyi bir eski rüyâyla Erol Sayan
Câm-ı aşkı nûş edip sermest ü hayrân ol yürü Hüseyin Sadettin Arel
Câme-i sürh ile sanma lâl-gûn olmuş gelir Enfî Hasan ağa
Canlandı bu sessiz gecenin şi'ri denizde Akın Özkan
Çeşmini süzme bakıp sen ey perîşânım aman Hâfız Mehmet Eşref Efendi
Çok vefâsızmış o yârim gitti dönmek bilmiyor Turan Yalçın
Dil de hayrân oldu bâline Meçhul
Dil-nevâzım senle durmak derdnâk eyler beni Asdik Ağa
El-aman artık çekilmez derd-i aşk âsân değil Hacı Bey
Elin dert görmesin Mehmet Reşat Aysu
Ey aşık-ı dildâde gel nûş edelim bade Cüneyt Kosal
Ey cân-ı derûnum seni bu cânım unutmaz Meçhul
Ey gül ne aceb silsile-i müşk-i terin var Yusuf Ziyâ Paşa
Ey her biri bir güfteye renk râyihâ olmuş İsmail Baha Sürelsan
Ey nihâl-i işve bir nevres-fidânımsın benim Akın Özkan
Fasl-ı gülşen erdi Aydın Oran
Fincanı taştan oyarlar Meçhul
Firkat denilen âfeti bir yâd edebilsem Mehmet Yürü (Nasib'in)
Gâhî ki eder turrası dâmânını çide Dede Efendi
Gel ey gül-i nâzik-edâ Hâşim Bey